Bir köye gitmişler O köyde camide ot bitmiş. Caminin tabanında otlar yükselmiş. Yani camide namaz kılınmıyor.
Hatta Muhammed Diyaüddin Hazretleri o köye gitmiş. Muhammed Diyaüddin Hazretlerini dövmeyle tehdit etmişler.
Köyden uzaklaştırmışlar. Sofiler orada bir şey yapmayı arzu etmişler. Tabii öyle bir durumla karşılaşınca, Hazret (k.s.a.) buyurmuş ki :
" Bırakın bu köyün sahibi var. O gelince hal olacak" diye.
Gavs Hazretleri de gidiyor O köye. Camide hakikaten otlar bitmiş. Sofiler otları yoluyorlar. Bir kilim seriyorlar yanında getirdikleri.
O esnada "Gidin köyden birini çağırın." diyor Gavsı Kasrevi Hazretleri.
Sofilerden biri gidiyor. Muhtar, ama o da eline bir sopa almış gelmiş, yani dövecek, kendine göre.
İçeri girince, Gavsı Kasrevi (k.s.) ona bir çıkışmış :
"Siz nasıl insanlarsınız? Siz Müslüman değil misiniz? Bu caminin zemininde nasıl ot biter?"
Adam kuzu gibi olmuş. Bütün köylüleri toplamış. Gavsı Kasrevi Hazretleri onlara sohbet etmiş ve hepsine Tövbe-Tarikat vermiş.
Yani Hazretin (k.s.a.) müjdelediği olay gerçekleşmiş.